CategoriesAktif Bileşenler

HYALURONİK ASİT

Hyalüronik asit, (Yunanca “cam” anlamına gelen hyalos kelimesinden türetilmiştir; aynı zamanda hyalüronan ya da hyalüronat olarak da bilinir, HA olarak kısaltılır) bağlayıcı özellik taşıyan bir tür polimer; anyonik, uzun polisakkaritler içeren glikozaminoglikandır. HA, vücudumuzda en çok ciltte, sonrasında çeşitli organlarda, kıkırdaklarımızda ve kanımızda bulunan bir moleküldür. HA içeren ürünler, vücudumuzda hali hazırda bulunan bu molekülü farklı doğal kaynaklardan temin ederek dışarıdan destek sağlamak amaçlıdır. HA’nın yaşam döngüsü kanda 3-5 dk, ciltte yarım gün, kıkırdakta 1-3 hafta arasıdır. Cildimizdeki (dermis) temel yapı taşlarından olan HA azaldığında solgun ve kırışık görünüm de artar. Hyalüronik asit hidroskopik yapısı sayesinde etrafındaki suyu çeperine çeker ve bulunduğu yeri nemlendirmeye yardımcı olur. 1 gram HA molekülü 6 litre- yaklaşık olarak boyutunun 1000 katı su tutma kapasitesine sahiptir. Bu özelliği nedeniyle bilinen en iyi humektan (nem tutucu) maddelerden biridir. Serbest radikal hasarına karşı antioksidan özellikleri ve anti-inflamatuvar özellikleri olsa da, bu özellikleri daha kuvvetliaktif içerikler olduğu için hyalüronik asidin en temel özelliğinin nem tutmak olduğunu söyleyebiliriz.

HYALURONİK ASİT ÇEŞİTLERİ

Hyaluronic Asit: Yukarıda bahsettiğimiz tüm özellikleri içeren asıl madde.
Sodium Hyaluronate: HA’in türetilmiş bir versiyonu olan sodyum hyaluronate da HA’ya benzer şekilde işlev gören bir humektandır. Tuz formunda olduğu için daha alt katmanlara kolaylıkla işleyebilir ve daha ucuzdur.
Hydrolyzed Sodium Hyaluronate: Sodyum hyaluronatın moleküllerini minik parçalara bölüyorlar, bu da düşük moleküler ağırlığa sahip olup daha kolay penetre etmesini sağlıyor.
Super Hyalüronik Asit (Sodium Acetylated Hyaluronate): Bildiğimiz hyalüronik asidin molekülleri ile oynamışlar, suyu çok seven bazı molekülleri çıkarıp yerine suyu kısmen seven kısmen sevmeyenleri koymuşlar. Bu sayede bir kısmı suya tutunurken bir kısmı da cildimizde hücrelere daha rahat tutunabiliyor, çapa gibi görev görüyor. Daha az yapışkan bir his vererek daha çok nem sağlıyor. Bu yüzden de Super Hyalüronik Asit olarak da anılıyor.
Hydroxypropyltrimonium Hyaluronate: Bu molekül diğer molekkülere göre biraz daha farklı çalışıyor. Alt katmanlara inmektense yüzeyi bir film şeridi gibi kaplıyor.
Hydrolyzed Hyaluronic Acid: Hyalüronik asit moleküllerini minik parçalara bölüyorlar, bu da düşük moleküler ağırlığa sahip olup daha kolay penetre etmesini sağlıyor.
Ascorbyl Propyl Hyaluronate: C vitamini ile karıştırılmış bir molekül. Eşit renk, aydınlatma ve dolgun bir cilt görünümü sağlamaya yarar sağlıyor.
Sodium Hyaluronate Crosspolymer: Moleküler yapı olarak çapraz bağlı, bu sayede normalden 5 kat daha fazla be uzun sürede nem tutabiliyor.

Her hyalüronik asit aynı değildir. Boyutlarına ve türevlerine göre cildin farklı katmanlarına yerleşme ve farklı kapasitelerde nem tutma özellikleri vardır. Maddelerin moleküler ağırlıkları azaldıkça (eş deyişle moleküler yapıları küçüldükçe) cildin daha alt katmanlarına penetre edebilirler (tutunabilirler).

Hyalüronik asidin farklı türevlerinin olmasının avantajları neler?

Hyaluronik asidin farklı türevlerinin olması onu daha alt katmanlara işleyebilmesini sağlıyor. Farklı becerilerde olan birden fazla molekülün olmasını sağlıyor. Dolayısıyla üründe amaçladığımız nem tutma kapasitesinin performansını oldukça değiştiriyor. 

HYALÜRONİK ASİTİN CİLDE FAYDALARI